İÇERİK



Yulaf Nedir?

Yulaf; çözünür lifler, proteinler, doymamış yağ asitleri, vitaminler, mineraller ve fitokimyasallar gibi değer besin bileşiklerini yüksek miktarda içerir. Yüksek beta-glukan (2.3-8.5g/100g) ve antioksidan içeriğine sahiptir. Yulafta protein miktarı %12.4-24.4 arasında değişmekte olup protein, yulafın kepek kısmında daha fazla miktarda bulunur.

Esansiyel bir aminoasit olan lisin yulafta az miktarda bulunur. Yulafın yağ içeriği %3-12 arasındadır. Diğer hububatlarda yağ içeriği rüşeymde toplanırken yulafta tüm taneye yayılmıştır.

Yulaf özellikle B ve E vitaminlerinden, çinko, manganez, demir, tiamin, folat, niasin’den zengindir.

100 gramında; 370 kcal, karbonhidrat 63.29 gram, protein 12.53 gram, yağ 7 gram, lif 5.43 gram, sodyum 7mg, potasyum 348 mg kalsiyum 54mg, demir 4.6mg bulunur.

Bizim ürünlerimizde yulaf’ı tercih etmemizdeki en önemli nedenlerden biri vitamin-mineral içeriğinin daha fazla olması ve bu sayede çocuk gelişimini desteklemesidir. Yulaf Barlarımızla çocukların severek yulaf yemesini hedefliyoruz.

 

Elma suyu konsantresi nasıl yapılır?

Meyve Suyu Konsantresi; basit bir anlatımla, taze sıkılmış meyve suyunun ısıtılarak içindeki suyun bir kısmının buharlaştırılması ile elde edilen, hiçbir koruyucu ve benzeri katkı maddesi içermeyen, tamamen doğal, konsantre edilmiş veya diğer bir değişle yoğunlaştırılmış meyve suyudur.

Elma suyu konsantresi işlenmeden önce yıkanıp seçilmiş, temiz, sağlam elmalardan üretilir. Meyve suyu çıkarmadan önce, elmalar ezilir ve vizkoziteyi ayarlamak için pektinden arıtılır. Meyve suyu berraklık sağlanması için filtrasyona tabii tutulur. Yüksek kalitede ürün elde etmek için filtre edilmiş ve pektinden arıtılmış su düşük sıcaklıkta ve vakum altında konsantre edilir.

Elde edilen 70° Brixlik ürün çabucak soğutulur ve paketlenir. Elma suyu konsantresi iyi üretim koşulları (GMP) doğrultusunda üretilir. Yani meyve suyu konsantresi tamamen meyveden oluşuyor, şeker ve koruyucu madde içermiyor.
 

Neden ilave şeker yok?

Rafine şeker kana hızlı karışır böylelikle kan basıncını arttırıp aşırı insülin salgılanmasına neden olarak pankreası zorlar. Biz ürünlerimizi tatlandırmak için organik meyve kuruları, bal, pekmez ve glisemik endeksi düşük elma suyu konsantresi kullandık.



Kinoa nedir?

Kinoa, tahıllara benzer yönleri olsa da buğdaygillerden değildir, ıspanak ve pancar gibi bitkilere daha yakındır. Buğday türevi olmadığı için ‘gluten’ yani buğday proteini içermez. Gluten intoleransı olanlar ve çölyak hastaları için uygun bir besindir. Lizin gibi temel amino asitler ve demir, kalisyum ve fosfor içerir. Kinoa tohumunda A, B, C, D ve K vitaminleri vardır. Bu zengin içeriğe karşılık kinoa tohumlarında hiç kolesterol yoktur.

•Kinoa bir tam proteindir. Vücudun ihtiyaç duyduğu tüm aminoasitleri içerir. Her 100 gramında 4.5 gram kaliteli protein içerdiği için vejetaryen ve veganlar için mükemmel bir bitkisel protein kaynağıdır. Kinoa proteinlerinin biyolojik değeri yüksektir.

•Kinoanın dirençli nişasta içeriği buğday ve çavdardan daha düşüktür. Bu sayede glisemik indeksi düşüktür.

•Diğer tahıllara kıyasla 2 kat fazla lif/posa içerir. Lif kabızlığı önlemek, tokluk süresini uzatmak, kan şekerini dengelemek ve klesterolü düşürmek için gereklidir.

•Yüksek demir içeriğine sahiptir. Demir eksikliğine bağlı kansızlık özellikle fazla süt içen çocuklarda sıklıkla görülmektedir.

•Yapılan araştırmalar düzenli olarak kinoa yemenin total kolesterolü düşürürken HDL (iyi kolesterol) oranını koruduğunu ortaya koymaktadır. Ayrıca kinoada bulunan bazı bileşenler damarları iltihaplı hastalıklara karşı korumaktadır.

 


Neden organik ayçiçek yağı kullanıyoruz?

Ayçiçek yağı, ayçiçeği bitkisinin çekirdeklerinden diğer bir deyişle tohumlarından elde edilen açık sarı renkli ve hafif tadı olan bitkisel bir yağdır. Yapısında bol miktarda doymamış yağ asitlerini yani omega6 olarak bildiğimiz linoleik asit ile A, D, E vitaminleri barındırır.

Ayçiçek yağı GDO (genetiği değiştirilmiş organizma) içermeyen bir yağ türüdür. GDO içerikli ürünler; Mısır, Soya Fasulyesi, Kanola ve Pamuk yağı ve bu ürünlerin kullanılığı besinlerdir. Ayçiçek yağı bu anlamda lezzet ve sıcaklığa uygun yapısı ile üretim için uygun bulunmuştur.


 

Pekmez / bal kullanımı zararlı mıdır?

Günümüzde şekere alternatif sağlıklı ürünler olarak bal ve pekmezi mutfağımızda sıklıkla kullanmaya başladık. Biliyoruz ki ‘şeker’ artık en tatlı zehir ve en büyük düşmanımız. Ancak bal ve pekmez içerdiğikleri mineraller sayesinde hem daha besleyici hem de sağlığı koruyucu ve geliştirici etkiye sahip. Bu gibi besinlerin fırınlanmış yiyeceklerde kullanımı ile ilgili en çok şüphe yüksek sıcaklıkta zararlı olup olmayacaklarıdır? Bal 65°C üstünde besin değerini kaybetmeye başlıyor, pekmez ise 100°C den sonra...

İçinde şeker yani karbonhidrat, nişasta ve protein ihtiva eden her besin yüksek sıcaklıkta (170°C ve üzeri) işlem görürse ‘akrilamid’ denilen zararlı, kanserojen maddeler ortaya çıkmaktadır. Biz de, ürünlerimizi, 140°C de ısıtılmış konvansiyonel fırınlarda ve minumum sürelerde pişirerek, besin kaybını minumumda tutmayı ve de toksik madde ortaya çıkmamasını sağlıyoruz. Bütün reçetelerimizi gıda mühendisleri ve beslenme uzmanları tarafından onay alarak oluşturduk ve yapılan analizler sonucu ürünlerimizde hiçbir zararlı maddeye rastlanmadığı belirlenmiştir.




 

cultureSettings.RegionId: 0 cultureSettings.LanguageCode: TR
Çerez Kullanımı

Site deneyiminizi iyileştirmek ve kişiselleştirmek için çerezler kullanıyoruz. Bazı çerezler istatistiksel amaçlar için kullanılırken bazıları üçüncü taraf hizmetler tarafından kullanılır. Daha fazla bilgi